Powered By Blogger

22 Ekim 2012 Pazartesi

AKINTILAR, DALGALAR, DALGALARIN VE AKINTILARIN OLUŞTURDUĞU KIYI ŞEKİLLERİ



AKINTILAR, DALGALAR, DALGALARIN VE AKINTILARIN OLUŞTURDUĞU KIYI ŞEKİLLERİ (COĞRAFYA DERSİ İLE İLGİLİ KONU ANLATIM)

DALGALAR

Dalga, deniz yüzeyindeki salınım hareketleridir.
Deniz dibindeki depremlere ve volkanik faaliyetlere bağlı olarak oluşan dalgalara tsunami dalgaları denir.

Dalgaları oluşturan nedenler;

Dünya’nın dönmesi,
Rüzgârlar,
Depremler,
Denizaltı heyelanı,
Volkanizma’dır.


AKINTILAR

Deniz yüzeylerindeki suların, bulundukları yerlerden başka alanlara doğru taşınmasına akıntı denir.

 Akıntıların oluşmasına neden olan faktörler şunlardır:

a. Yoğunluk farkı

Sıcaklık farkı: Yoğunluğu fazla olan soğuk sular, alttan sıcak su alanlarına doğru, yoğunluğu az olan sıcak sular, üstten soğuk su alanlarına doğru akarlar.

Tuzluluk farkı: Yoğun olan tuzlu sular, alttan tatlı su bölgelerine doğru, yoğunluğu az olan tatlı sular ise üstten tuzlu su bölgelerine doğru akarlar.

b. Seviye farkı
Beslenme kaynakları fazla olan denizlerin seviyeleri, beslenme kaynakları az olan denizlere göre fazladır. Örneğin, İstanbul ve Çanakkale boğazındaki akıntılar gibi.

c. Sürekli rüzgârlar: Okyanus ve denizlerdeki akıntıların en önemli nedeni, sürekli rüzgârlardır. Rüzgârların süresi ve şiddeti, akıntıların etkili olma süresi ve alanını etkiler.

d. Gel - git olayı: Deniz ve okyanuslardaki akıntıların oluşum sebeplerinden birisi de, gel - git olayıdır. Gel - git’in etkili olduğu kıyılarda şiddetli akıntılar, buna bağlı olarak aşınım ve birikim şekilleri oluşur.


DALGA VE AKINTILARIN OLUŞTURDUĞU KIYI ŞEKİLLERİ

Falezler (Yalıyarlar): Yüksek kıyılarda dalgaların etkisiyle kıyıların alt kısımları aşındırılır ve bazı oyuklar oluşur. Bu oyuklar büyüdüğü zaman tavanları çöker ve denize dik kıyılar meydana gelir. Bu dik kıyılara falez ya da yalıyar adı verilir

Ülkemizde, falezler en çok Karadeniz kıyılarında oluşmuştur. Çünkü, en dik kayılarımız Karadeniz kıyılarıdır. Hopa - Sarp kıyıları ile Cide - İnebolu kıyıları arasında ve Şile çevresinde falezli kıyıların en tipik örnekleri görülür. Akdeniz’de Teke ve Taşeli kıyılarında da falezler oluşmuştur.

Kıyı Kumsalları (Plajlar): Dalga ve akıntıların etkileriyle kıyıdan koparılan malzemeler, bir müddet sonra sürtünme sonucu iyice ufalanır, incelir. Dalgalar bu küçülen malzemeleri alçak kıyılarda biriktirirler. Sonuçta kıyı kumsalları yani plajlar oluşmuş olur.

Kıyı Okları ve Kordonları: Dalgalar ve kıyı akıntıları, taşıdıkları materyalleri özellikle koyların kenarında biriktirirler. Sonuçta kıyılarda çıkıntılar oluşur.

Bunlara kıyı oku denir. Kıyı okları zamanla daha da genişler ve uzar. Bunlara da kıyı kordonu adı verilir.

Kıyı okları ve kordonları, en belirgin olarak Çukurova, Göksu, Çarşamba ve Bafra deltalarında oluşmuştur.

Lâgünler: Koyların önünde oluşan kıyı kordonları zamanla koyun önünü tamamen kapatır ve denizle olan bağlantısını keserek deniz kenarında bir göl oluşumuna sebebiyet verir. Böyle oluşan göllere lâgün ya da deniz kulağı denir.

Türkiye’deki bütün delta ovalarında küçük lagünler oluşmuştur. Ayrıca, Büyük ve Küçük Çekmece Gölleri ile Durusu Gölü birer lagündür.

Tombololar: Kıyı yakınındaki bir adanın bir kordonla kıyıya bağlanması sonucu oluşan yarım adalara tombolo denir. Türkiye’de Güney Marmara kıyılarındaki Kapıdağ Yarımadası tomboloya örnek olarak verilebilir.


BAŞLICA KIYI TİPLERİ

a. Fiyort Kıyılar: Buzul vadilerinin sular altında kalması sonucu oluşan kıyılardır. Bu kıyı tipine ait en güzel örnek, İskandinav Yarımadası’nın Atlas Okyanusu kıyılarıdır. Dünya’nın en büyük fiyordu Norveç’teki Soğne fiyordudur.

b. Skyer Kıyılar: Buzulların aşındırdığı tepeciklerle veya buzulların biriktirdiği moren yığınlarıyla şekillenmiş kıyılar sular altında kalınca yüzlerce adacık ortaya çıkar. Bu tür kıyılara skyer kıyılar denir. Baltık Denizi’nin kuzeydoğusunda bu tür kıyılar görülür.

c. Ria tipi kıyılar: Plâtoları yaran derin vadilerin sular altında kalmasıyla oluşan kıyılardır. Dünya’da en güzel örnekleri, Güneybatı İrlanda ve Kuzeybatı İspanya’da görülür. Ülkemizde’de Güneybatı Ege kıyıları, İstanbul ve Çanakkale boğazları ile Haliç, ria tipi kıyılara örnek olarak verilebilir.

d. Liman tipi kıyılar: Alçak kıyılardaki geniş vadilerin sular altında kalması ve bunların önünün kıyı setleriyle kapatılması sonucunda oluşmuştur.

Dünya’daki en iyi örnekleri, Ukrayna’nın Karadeniz kıyılarında görülür. Ülkemizde de örnek olarak Büyük ve Küçük Çekmece kıyıları gösterilebilir.

e. Dalmaçya tipi kıyılar: Deniz sularının, kıyıya paralel uzanan dağlar arasındaki çukurluklara dolmasıyla oluşan kıyılardır. Dünya’daki en iyi örneği Adriya Denizi kıyılarında görülür. Ülkemizde de Kaş (Antalya) çevresinde bu tür kıyılara rastlanır.

f. Haliç (Estuar) tipi kıyılar: Gel - git olayı sonucunda akarsu ağızlarının aşındırılmasıyla oluşan ve huniye benzeyen kıyılardır. Dünya’nın en büyük halici Hamburg (bilgi yelpazesi.net) halicidir. Bunun yanında Londra, Elbe, Wesser, Thames, Evoş, Bordeaux ve Weischel haliçleri de Dünya’nın önemli haliçlerindendir. Bu haliçlerin hepsi, aynı zamanda gelişmiş birer limandır.

g. Boyuna kıyılar: Dağların denize paralel uzandığı yerlerde boyuna kıyılar görülür. Bu kıyılarda girinti ve çıkıntı son derece azdır. Karadeniz ve Akdeniz kıyıları bu tiptendir.

h. Enine kıyılar: Dağların denize dik uzandığı yerlerde enine kıyılar görülür. Bu kıyılarda girinti - çıkıntı son derece fazladır. Ege kıyıları bu tiptendir.

BASINÇ, BASINCI ETKİLEYEN FAKTÖRLER, BASINÇ ALANLARI, BASINÇ ÇEŞİTLERİ



BASINÇ, BASINCI ETKİLEYEN FAKTÖRLER, BASINÇ ALANLARI, BASINÇ ÇEŞİTLERİ (COĞRAFYA DERSİ İLE İLGİLİ KONU ANLATIM)

BASINÇ

Atmosferi oluşturan gazların yeryüzüne yaptığı etkiye basınç denir. Basınç barometre ile ölçülür. Basıncın değeri milibar (mb) denilen birimle belirtilir. Aynı basınca sahip olan noktaların birleştirilmesiyle oluşturulan iç içe kapalı eğrilere ise izobar adı verilmektedir.

Atmosferin yeryüzüne yaptığı basınç her yerde aynı değildir.

ATMOSFER BASINCINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER ŞUNLARDIR:

1. Yerçekimi

Yerçekiminin etkisiyle gazlar Dünya’yı çepeçevre kuşatmıştır. Yükseklere doğru çıkıldıkça Ve alçak enlemlere doğru geldikçe yerçekimi azalır. Buna bağlı olarak basınç da azalır.

Yerçekimi ile basınç arasında doğru orantı vardır. Yerçekimi arttıkça basınç artar, yerçekimi azaldıkça basınç azalır.

2. Yükselti

Yükseldikçe basınç azalır. Bunun nedeni, yükseklere doğru çıkıldıkça Atmosfer’i oluşturan gazların yoğunluklarının yerçekimi etkisiyle azalmasıdır. Basınç ile yükselti arasında ters orantı vardır.

3. Termik Etkenler (Sıcaklık)

Sıcaklığın artmasıyla hava genişler, hafifler ve yükselir. Yükselen havanın yere yaptığı basıncın azalmasıyla, alçak basınç alanları doğar.

Sıcaklığın azalmasıyla soğuyan havanın hacmi daralır, ağırlaşır ve alçalır. Alçalan havanın yere yaptığı basıncın artmasıyla yüksek basınç alanları doğar.

Bu şekilde, ısınma ve soğumaya bağlı olarak oluşan basınç merkezlerine termik basınç merkezleri denir. Örneğin, Ekvator çevresi sürekli sıcak olduğundan, burada termik alçak basınçlar oluşmuştur. Kutuplar civarı ise, sürekli soğuk olduğundan burada da termik yüksek basınçlar oluşmuştur. Sıcaklık ile basınç arasında ters orantı vardır.

4. Dinamik Etkenler

Hava kütlelerinin alçalarak yığılması veya yükselerek seyrekleşmesi sonucunda ortaya çıkar.
Örneğin, troposferin üst kısımlarında, Ekvator’dan kutuplara doğru esen Ters (üst) Alize rüzgârları Dünya’nın dönme hareketinin etkisiyle 30° enlemleri civarında alçalarak yüksek basınç alanlarını oluştururlar.

Bununla birlikte, Batı ve Kutup rüzgârları da 60° enlemleri civarında karşılaşınca yükselirler ve burada alçak basınç alanlarını oluştururlar.

işte, bu şekildeki hava hareketlerine bağlı olarak oluşan basınç merkezlerine de dinamik basınç merkezleri denir.

5-Yoğunluk:

Atmosferdeki su buharı ve gazların oranına atmosfer yoğunluğu denir.

Yoğunluk arttıkça basınç da artar.


ATMOSFER BASINCI, YERE YAPTIĞI BASINÇ DERECESİNE GÖRE ÜÇE AYRILIR.

Normal Basınç: 45° enlemlerinde, deniz seviyesinde, 0°C sıcaklıkta, 760 mm yüksekliğindeki cıvanın yaptığı basınca eşit olan atmosfer basıncına normal basınç denir. Bu basınç 1013 milibardır.

Yüksek Basınç (Antisiklon): 1013 milibardan daha yüksek olan basınçlara yüksek basınç denir. Yüksek basıncın görüldüğü yerlerde alçalıcı hava hareketleri vardır.

Alçak Basınç (Siklon): 1013 milibardan daha az olan basınçlara alçak basınç denir. Alçak basıncın görüldüğü yerlerde yükselici hava hareketleri vardır.


YERYÜZÜNDEKİ SÜREKLİ BASINÇ ALANLARI

1. Termik Kökenli Basınç Alanları

Ekvatoral Alçak Basınç Alanı (Tropikal Siklon) Ekvatoral bölge üzerinde bütün Dünya’yı kuşatan sürekli bir alçak basınç alanı uzanır. Bunun nedeni buraların devamlı ısınmasıdır. Bu basınç kuşağı kışın güneye, yazın da kuzeye doğru genişler.

Kutuplar Yüksek Basınç Alanı (Polar Antisiklon) Kutuplar yıl boyunca soğuk olduklarından, buralarda sürekli bir yüksek basınç alanı oluşmuştur. Bu basınç alanı kışın genişler, yazın da daralır.

2. Dinamik Kökenli Basınç Alanları

Ekvator Üstü Yüksek Basınç Alanı (Subtropikal Antisiklon) Ekvatoral bölgede, ısınarak yükselen hava kütleleri üst alizeler halinde kutuplara doğru eserken, gerek Dünya’nın ekseni etrafında dönmesinden, gerekseyerçekimi ve soğumadan dolayı 30° enlemleri civarında alçalır. Sonuçta, bu enlemlerde yüksek basınç alanı oluşur.

Kutup Altı Alçak Basınç Alanı (Subpolar Siklon) Batı ve Kutup rüzgârları, 60° enlemleri civarında karşılaştıktan sonra yükselirler. Sonuçta bu enlemlerde alçak basınç alanı oluşur.


BASINÇ ÇEŞİTLERİ

A) Yüksek Basınçlar

Yüksek basınç alanlarında;

Alçalıcı hava hareketi vardır. Alçalan hava ısınarak havanın nem açığını artırır. Bu sebeple yağış oluşmaz. Hava hareketi merkezden çevreye doğrudur. Hava genellikle (bilgi yelpazesi.net) açıktır. Yüksek basıncın etkili olduğu kış gecelerinde  yerin ısı kaybı fazladır.Bu sebeple böyle olan kış gecelerinde ayaz olur. Termik Y.B alanı soğuk, Dinamik Y.B alanı sıcaktır.

1. Sibirya Termik Y.B: 60° enlemlerinde oluşmuştur. Türkiye’de kışın etkilidir. Etkili olduğu dönemlerde kışlar çok soğuk ve kar yağışlı geçer. Türkiye’ye Kuzeydoğudan sokulur.

2.  Asor Dinamik Y.B: 30° enlemlerinden kaynağını alır. Türkiye’de bütün yıl etkilidir. En fazla yazın etkilidir. Etkili olduğu yaz mevsiminin kurak olmasının başlıca sebebidir (Alçalıcı hava hareketinden dolayı). Bu basıncın etkisiyle Ege Kıyıları boyunca kuzeyden esen Etezyen rüzgarı oluşur. Yurdumuza kuzeybatıdan sokulur.


B) Alçak Basınçlar

Alçak basınç alanlarında;

Yükselici hava hareketi vardır. Yükselen hava soğur ve yağış bırakır. Hava hareketi çevreden merkeze doğrudur. Hava genellikle kapalıdır. Bu sebeple kışın böyle gecelerde yerin ısı kaybı azdır. Hava ılık olur. Termik A.B alanı sıcak, Dinamik A.B alanı soğuktur.

1. İzlanda Dinamik A.B: 60° enleminde kaynağını alır. Türkiye’de kışın etkilidir. Etkili olduğu dönemde kışlar ılık ve yağışlı geçer. Kuzeybatıdan sokulur.

2. Basra Termik A.B: (30° Kuzey) Türkiye’de yazın ekilidir. Yurdumuza Güney Doğu Anadolu Bölgesi’nden itibaren sokulur ve sıcaklığı artırır.